Çocuk ve Ergenlerde Madde Bağımlılığı ve Madde Kullanımı
Çocuk ve ergenlerde madde kullanımı ve madde bağımlılığı her geçen gün daha belirgin toplumsal ve psikiyatrik bir sorun haline gelmektedir. Ne yazık ki yapılan çalışmalar madde kullanımının ve madde bağımlılığının çocuk ve gençlerde giderek yaygınlaşma eğiliminde olduğunu ve her geçen gün madde kullanım yaşının daha erken yaşlara gerilediğini gösteriyor. Her ne kadar madde kullanımı ve madde bağımlılığı ile ilgili anne ve babaların pek çok şüphe etmesini sağlayacak bulgu olmasına karşın sıklıkla en büyük bulgu, bulgu olmamasıdır.
“Her şey dört ay önce başlamıştı. O artık onun eskiden tanıdığı kişi değildi. Uzun süreden buyana birlikte paylaştıkları bir şey yoktu. Eskiden ara sıra gittikleri ve her seferinde hangi film olacağı konusunda tartıştıkları sinema günlerini bile özlüyordu. İlk olarak dersleri kötüleşmeye başlamıştı. Sonrasında ise oğlunun etrafında tuhaf insanları görmüştü. Tüm uyarılarına rağmen onların aslında çok iyi kişiler olduğu konusunda oğlu çok emindi. Her zaman yaptığı gibi ona güvenmeyi tercih etmişti. İlk olarak evden izinsiz para almaya başladığında anlamıştı bir şeylerin ters gittiğimi. Başlangıta bir şey bilmiyormuş gibi yaptıysa da her geçen gün evden kaybolanların miktarı da evdeki sorunlarda artıyordu. Son olarak çok sevdiği ölen babasından hatıra kalan fotoğraf makinesini satmıştı. Tüm bunlara rağmen bunları neden yaptığını bilmiyordu…”
Günümüz gençliği için değişen toplumsal yapı ve yaşam koşulları ile birlikte gençlerde madde kullanımı, madde bağımlılığı ve madde kötüye kullanımı önemli bir sorun teşkil etmektedir. Son yıllarda bu konu ile ilgili yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlar oldukça çarpıcı veriler sunmaktadır. ABD verilerine göre 12 – 17 yaş arasındaki ergenlerin yaklaşık % 25 in de yasa dışı madde kullanımı görülmektedir. Yaklaşık olarak her beş ergenden birisi marihuana (esrar) ya da haşhaş kullanmaktadır. 17 yaşına kadar her üç ergenden birisinin sigara kullandığı bilinmektedir. ABD de ergenlerde içki kullanımı üzerine yapılan bir araştırmalarda 13 yaşındaki erkek çocuklarının üçte biri, kız çocuklarında dörtte birinin en az bir kez içki kullandığı saptanmıştır. Yine bu çalışmada 18 yaşına kadar erkeklerin %92 sinin, kızlarında % 73 ü en az bir kez alkol denediği , % 4 ü nün ise hemen hemen her gün alkol kullanmakta olduğu gösterilmiştir. Lise son sınıf öğrencilerinin %41 inin marihuana kullandığı, % 2 sininde günlük olarak uyuşturucu kullandığı kaydedilmiştir. 18–25 yaş arasında eroin kullanımından kaynaklanan acil servis başvurularda 1997–2000 yılları arasında % 50 lik bir artış gözlenmiştir. Her ne kadar muhtemelen ülkemizdeki veriler ile ilgili net tahminler öngörülememesine rağmen ergenler arasında madde kullanımının gün geçtikçe arttığını söylemek yanlış olmayacaktır. ABD verilerine bakarak önümüzdeki yıllarda madde kullanımı ve bağımlılığının en önemli toplumsal sorunlardan birisi haline geleceği sanırım ön görülebilir.
Ergenlerde madde bağımlılığı için birçok risk faktörü tanımlanmıştır. Aile içi anlaşmazlıklar, akademik zorluklar, davranım bozukluğu ve depresyon gibi psikiyatrik bozukluklar, ailede ve arkadaş çevresinde madde kullanımının bulunması, dürtüsel (fevri) bir yapıya sahip olmak ve erken yaşta sigara kullanımı bu risk faktörlerinden bazılarıdır. Tedavi programlarına alınan ergenlerde eş zamanlı psikiyatrik bozukluklara daha sık rastlanması, karşı gelme davranışlarının olması, okuldan kaçmakta dahil olmak üzere okulla ilgili sorunların görülmesi, parçalanmış aile ve aile üyelerinde de madde kötüye kullanımının görülmesi diğer gözlemlenebilen klinik özelliklerdir. Risk faktörlerinin sayısı arttıkça madde bağımlılığı riski de artmaktadır. Bununla beraber alkol ve uyuşturucu madde kullanımı erkeklerde kızlara göre daha sık rastlanmaktadır.
Ergenlerde madde kullanım bozukluğuna davranım bozukluğu, karşıt olma karşıt gelme bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, distimi, majör depresif bozukluk, bipolar bozukluk, travma sonrası stres bozukluğu, sosyal fobi, blumia nervosa ve şizofreni gibi birçok psikiyatrik bozukluk eşlik edebilmektedir. Madde kötüye kullanımı olan ergenlerin %50-80 nin de eş zamanlı olarak “davranım bozukluğu” da gözlemlenmektedir. Ayrıca bazen ergenlerde madde kullanımı eş zamanlı olarak bulunan psikiyatrik rahatsızlığın yarattığı rahatsızlıklardan kaçınmak içinde kullanılabilir. Örneğin uyku sorunları yaşayan bir ergen uyku sorununu aşabilmek için düzenli alkol alımına yönlenebilir.
Çocuk ve Gençlerde Madde Kullanımı ile İlgili Risk Faktörleri
- Aile içi anlaşmazlıklar
- Ders başarısızlığı
- Erken yaşlarda sigara kullanımı
- Psikiyatrik rahatsızlığı olmak
- Olumsuz arkadaş çevresi
- Erkek cinsiyeti
- Boşanmış aileler
- Dürtüsel mizaç özellikleri
- Aile desteğinde zayıflık
Ergenlerde diğer dikkat çekici bir noktada ise madde kullanımına başlangıç yaşının oldukça küçük olabilmesidir. Yetişkin dönemden farklı olarak oldukça hızlı bir şekilde daha ağır maddeleri kullanmaya yönelebilirler ve son aşamada sıklıkla çoklu madde kullanımı söz konusudur.
Her geçen gün giderek önemi artan bir konu olan madde bağımlılığı ile ilgili ailelere pek çok farklı rol düşmektedir. Bu konuda yapılan çalışmalarda en uygun yaklaşımın baskıda uzak ancak kontrollü bir ebeveyn tutumu olduğu gösterilmiştir. Bu süreçte ailelerin dikkat etmesi gereken noktalar aşağıda sıralanmıştır:
1. Madde bağımlılığını önlemek ilk adım olmalıdır. Çocuğunuzun kontrolünüzde, sizin bildiğiniz ve güvendiğiniz ortamlarda bulunmasını sağlayınız. Madde ile temasın önlenmesi sonraki aşamalarda ortaya çıkabilecek telafisi zor süreçlerin ortaya çıkmasında çözüm olacaktır.
2. Sıklıkla madde başlangıcının arkadaş çevresi aracılığı ile olduğunu unutmayınız. Madde kullanımı olanlardan oluşan bir çevresi olan çocuğun madde kullanımı kolaylaşacaktır. Bu nedenle çocuğunuzun arkadaş çevresini tanıyın. Kimlerle arkadaşlık kurduğunu kontrol edin.
3. Her şey eğitim ile başlar. Madde kullanımı ile ilgili çocuğunuza eğitim verin. Onu madde kullanımına itebilecek sorunlara alternatif çözümler sunun.
4. Ani başlayan değişiklikleri yakından takip edin. Çocuğunuzun ders başarısında ani düşme olması, daha öncesinde görülmeyen davranışların görülmesi (kavgacılık, hırsızlık vb.), duygu durumunda ani değişiklikler gibi sonradan başlayan değişikliklerde madde kullanımı her zaman akılda bulundurulması gerekir.
5. Ümitsizliğe kapılmayın. Madde kullanımı ile ilgili bir durum saptandığında ümidinizi her zaman koruyun. Toplumsal öğretiler ile birlikte genellikle madde bağımlılığı tedavi edilemez gibi algılanmasına rağmen, uygun müdahaleler ile tedavi başarı şansı çok yüksektir.
6. Uzmandan yardım alın. Sıklıkla birçok aile böyle bir durumu öğrendiklerinde sorunu aile içerisinde çözmeye çaba gösterir. Bu yaklaşım bazen tedavinin gecikmesi ile sonuçlanabilir. Bu nedenle en uygun yaklaşım profesyonel destek alarak bu konuda çözüm sağlamaktır.
Dr. Genco Usta
Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı
cocukpsikiyatri.org - Ankara
Çocuk psikolojisi ve psikiyatrisi ile ilgili herşey...