İnatçı Çocuk ile Baş Etme Kılavuzu

Çocuklarda İnatlaşmalar

Anne ve babaların en çok sorun yaşadığı alanlardan birisi olan çocuklarda inatlaşmalar konusunda Çocuk ve Genç Psikoloğu Serpil İLHAN ‘ın hazırladığı yazıda çocuklarda inatlaşma durumunda neler yapılması gerektiğini, anne ve babaların çocukları inatlaştığında nasıl yaklaşmaları gerektiğini, inatlaşmalarda hangi yaklaşımların daha etkili olduğunu öğrenebilirsiniz. Anne babaların en çok uğraştıkları konulardan biridir, çocukların inatçılığı. Çoğu zaman ebeveynin çocuğa yaklaşım tarzından dolayı, inatlaşmalar öfke nöbetlerine dönüşebilmektedir. Bu inatlaşmaların sonucunda genel olarak aileler yenilir ve çocuğun inatlaştığı durum kabul edilir. Bu kabullenme çocuklarda inatçılık özelliğinin artmasına neden olur. Peki çocuklar neden inatçı olur, inatlaşmamak için neler yapmalıyız, çocuğa karşı nasıl tutum sergilemeliyiz, sorularının cevaplarına beraber göz atalım.

Çocuklar, gelişimsel özelliklerin parçası olarak 2-4 yaşlar arasında kendi benliklerini ilan etme çabasındadırlar. Bu durum, doğal kabul edilen bir süreçtir. Çocuklarınızla bu döneminde çatışma yaşamanız kaçınılmazdır. En tutarlı anne baba bile bu durumları yaşar. Bağımsız hareket edebildiğini göstermek için kendi isteklerini çevresine en çokta anne-babaya kabul ettirmeye çalışırlar. Bu dönemde her anne baba kendini çaresiz hisseder. Kontrolün elden kaçtığını düşünürler ve kendi anne babalıklarını sorgulamaya başlarlar.

Bu zaman diliminde yapılması gereken en önemli şey, ailenin bu durumun doğal olduğunu fark edebilmesi, sabırlı davranması, çocuğun gelişimine göre tepkiler verebilmesidir. Bu inatlaşma döneminin geçeceğini bilmeniz çocuğunuza sabırlı olmanız konusunda size destek verecektir. Sabrınız bazen çok zorlanacaktır. Çocuklar kabul ettirmek için her yolu denerler. Bu zamanlarda çocuk sizin kararlılığınızı ve tutarlılığınızı test etmeye çalışır. Bir noktada koyduğunuz kuralın ne kadar önemli olduğunu anlamaya çalışırlar. Siz de bu sırada kararlılığınızı korur, kurallarınızdan vazgeçmezseniz ciddiyetinizi ve kuralınızın önemini çocuğa vermiş olursunuz. Ama unutmamak gerekir ki çocuklar bir kere değil defalarca test etme yöntemini deneyebilir. Bu durumlarda kontrolünüzü kaybetmemeniz önemlidir.

Ebeveyn bu dönemde çocuğun üzerine çok gitmemelidir. Bazen çocuktaki inadı kırmaya çalışmak, gergin anne çocuk ilişkilerine sebep olabilmektedir. Baskıcı ve ısrarcı anne baba tutumları, çok fazla ayrıntılara önem veren anne modelleri, kardeşler arasında ayrım yapma gibi yanlış anne-baba tutumları çocukta bu özelliğin ilerlemesine sebep olur.. “Çok inatçısın, bir şeyi de bizim istediğimiz gibi yap, bıktım şu inadından” gibi tepkiler de bu dönemin doğal özelliği olan inatçılığın çocukta karakter özelliği olarak yerleşmesine ve bu dönemden sonra da görülmesine neden olur.

Yapılması gerekenlerden biri de çevreyi çatışma yaşamayacak şekilde düzenleyebilmektir. En çok yaşanılan inatlaşmaların başında kıyafet seçiminde yaşanılan inatlaşmalardır. Bu konuya yardımcı olabilmek için şunlar yapılabilir: Bir haftalık giyilecek kıyafetler listesi hafta sonu beraber karar verilebilir. Ayarladığınız kıyafetleri günlük sıra olarak dolaba yerleştirin.

Dolap tanıtımını çocuğa yapın. O hafta giyeceği kıyafetleri oraya koyacağınızı isterse bu kıyafetleri beraber seçebileceğinizi, o hafta boyunca giyinmek için o dolabı kullanacağını belirtin. Pazartesi günü ilk uygulamanıza başlayın. Bu kuralı yeni uygulamaya başladığınızda çocuğunuz bazen diğer dolabından giyinmek için ısrar edecek ve sizi deneyecektir. En önemlisi bu noktada kuralı bozmamanız ve yine o seçilen kıyafetlerden giyinmesini sağlamanızdır. Çocuğunuz birkaç denemeden sonra bu kuralı kabul edecektir.

Seçenek sunmak inatlaşmayı engellemenin en kolay yoludur. Mele yemek konusunda sorun yaşıyor iseniz, ‘’ makarna mı yemek istersin ıspanak mı? ‘’ Gibi sorular işinizi kolaylaştıracaktır. Çünkü çocuğunuz bunların kararını kendi verince durumda kontrol sahibi olduğunu hisseder ve onun dediği olduğu için sizinle çatışmaya girme ihtiyacı hissetmez. Yemek istememeye devam ediyorsa zorlamak yerine ‘’Tamam sen bilirsin, ama sonrasında yiyeceğin dondurmayı ya da pudingi yiyemezsin. Sen seç.’’ Gibi tekrardan bir seçenek yöneltebilirsiniz. Burada önemli nokta bunu dedikten sonra uygulamanızdır. Bu seçimden sonra çocuğunuz yine yemek yemediyse, dondurmayı vermemeniz gerekiyor. Bu sizin ne kadar kararlı olduğunuzu çocuğunuza gösterir.

İnatlaşma sırasında çocuğun dikkatini başka yöne çekin. Bu yöntem durumun uzamadan ve sorunsuzca çözülmesine yardımcı olacaktır. Çocuğun dikkatini ilgisini çekebilecek başka bir şeye yöneltin ve istediği şeyi unutmasını sağlayın. Böylelikle bir inatlaşma yaşamamış olursunuz. İnatlaşma esnasında tepkilerinizi çocuğun kişiliğine yönelik vermekten çekinin. Sadece o olaya yönelik ifadelerde bulunun. Onun inatçı olduğuna yönelik tepkiler yazının başında da belirtildiği gibi bu durumu kabullenmesine ve konu ile ilgili çaba sarf etmemesine sebep olur.

Çocuğun inat ettiği durumlarda, verdiği kararı yaşamasına müsaade edin. Örneğin hava şartlarına uygun giyinmediği zamanlarda ‘’ o zaman bir yere gidemezsin.’’ Gibi net bir şekilde kendinizi ifade edin ve o gün gezmeye gitmeyin. Kısa bir süre sonra çocuğunuz yanınıza gelerek “anne tamam kalın giyineceğim hadi gidelim” diyecektir. Bu noktada evde kalmanız, o gün gezmeye gitmemeniz kilit noktadır. Daha sonra yaşayacağınız buna benzer durumların seyrini etkileyecektir. O gün mutsuz bir şekilde evde kalan çocuk davranışının olumsuz sonucuyla karşılaşmıştır ve sizinle bu konuda tekrar çatışmaya girmeye cesaret edemeyecektir.

Bu önerileri uygulamaya başladıktan sonra, çocuğunuzda davranış değişikliği oluşması için lütfen ona zaman tanıyın. Unutmayın yeni bir davranışın yerleşmesi en az 3 hafta sürer. Bu önerilerle oluşturduğunuz yeni tutumunuzu 3 hafta boyunca istikrarlı bir şekilde sergilerseniz, bu sürenin sonunda faydasını görmeye başlayacaksınız. Önemli olan istikrarınızı ve sabrınızı kaybetmemenizdir.

Psikolog Serpil İLHAN

Çocuk ve Genç Psikoloğu
cocukpsikiyatri.org - Ankara

Çocuk psikolojisi ve psikiyatrisi ile ilgili herşey....

Randevu için 0 312 466 38 00 - 0 542 466 38 88