Kardeş Kıskançlığı İle Başetme Yolları

Kıskançlık doğal bir duygudur ve bu duygu çocuklarda biraz daha fazladır. Eğer çocuk unutulduğunu hissederse kıskançlık duygusu ile beraber çocukta olumsuz duygular gelişebilir. Bu olumsuz duygular çocukta davranış bozukluğunun oluşmasına sebep olabilir. Bu davranış bozukluğunun dışa vurumu her çocukta farklılık gösterebilir. Yeni bir kardeşin olması ve bunu çocuğun kabullenmesi zor olan bir süreçtir. Çocuğun kabullenmesi ailenin tutumuna, çocuğun yaşına ve çocuğun kişilik özelliklerine göre değişiklik gösterir.

Kardeş kıskançlığının çocuklarda kişilik bozukluğuna neden olmaması için ailelerin neler yapması gerektiğini Çocuk Ve Genç Psikoloğu Serpil İlhan anlatıyor.

Kıskançlık doğaldır, bizim için önemli olan kıskançlığın derecesi ve çocuğun davranışlarıdır.

Kıskançlığı tamamen ortadan kaldırmaya çalışmak, olması gereken sağlıklı süreci bozmak demektir. Kıskançlığın belirli bir reçetesi, yapılması gerekenleri yoktur. Burada önemli olan ailenin çocuğu karşı ve çocukların birbirlerine karşı olan davranışlarıdır.

Kardeş kıskançlığını fazla yaşayan çocukta;alt ıslatma, tırnak yeme, saldırgan davranışlar, olumsuz bir şekilde dikkat çekmeye çalışma,(zıplama,misafir gelince yüksek yerlerden atlamaya çalışma...) okula gitmek istememe, parmak emme, kardeşini taklit etme, bebeksi konuşmalar, mide bulantısı, gereksiz yere ağlama gibi belirtiler görülebilir.

Kardeş Kıskançlığını Önlemek İçin Neler Yapmalıyız?

İlk olarak yapılması gereken, kardeşin gelişine çocuğu hazırlamaktır. Bu hazırlık süreci genel olarak yaşa göre farklılık gösterir. Bebek gelmeden önce kıskançlığı çözmek daha kolaydır. Önceden destek alınması çocuğun bu süreci daha kolay ve daha az sancılı atlatmasını sağlar. Ve kardeş olduktan sonra çocuğun davranışları daha olumlu olur.

Hayatınıza kaldığınız yerden devam edin

Kardeş olmadan önce aile içinde neler yapılıyorsa aynı şekilde devam edilmelidir. Hafta sonunda onunla parka gidiliyorsa, akşamları oyun oynama saatleriniz varsa bunları azaltmayın. Kardeş dahil olduktan sonra, okul değişikliği, ev değişikliği gibi tekrardan alışması gereken yeni süreçlere girmeyin. Yeni oda hazırlıklarına 3-4 ay önceden başlayın. Eğer yanınızda yatıyorsa veya siz onun yanında yatıyorsanız bu süreci anlatarak ve azaltarak ortadan kaldırmaya çalışın. Doğumdan sonra direk oda ayrımı yapmanız doğru olmayacaktır. Eğer çocuk küçükse bu süreci anlatırken biraz zorlanabilirsiniz. Çünkü o yaşta çocukların soyut düşünme yeteneği henüz gelişmemiştir. Bu yüzden doğum sonrası süreçte aile tutumu çok önemlidir. Bunu çocuğa ‘’kardeş sevgisi’’ gibi hikayeleştirilmiş şekilde anlatabilirsiniz. Kardeşi olacak çocuğu hikayede ‘’Kahraman abi‘’olarak nitelendirip, kendisini kahraman gibi hissettirebilirsiniz.

Yeni bir kardeşi olunca neler olacağından bahsedin

Mesela kardeşi olunca evde onunla beraber ne tür oyunlar oynayabileceğini, sıkılmayacağını, ona arkadaşlık yapacağını, beraber dışarıda top oynayacaklarından bahsedin. Doğuma az zaman kala ise bebeği biyolojik olarak anlatmaya başlayabilirsiniz. Boyunu, kilosunu, küçüklüğünü ..

Eğer çocuğun yaşı büyük ise;

Onun kardeşi için neler yapabileceğinden bahsedin. Her yeni konuda mutlaka onun da fikrini alın. Heyecanınızı, mutluluğunuzu onunla da paylaşmayı unutmayın. Oda takımını seçerken ‘’ kardeşin için sence hangi yatak daha güzel? ’’ gibi sorular yöneltin. Bunları yaparken onun için de ufak tefek hediyeler almayı unutmayın.

Bebek olduktan sonra

İlk aylar kesinlikle çocuğu ilgisiz bırakmayın. Eğer anne bebekle ilgilenmesi gerekiyorsa bu sürede baba ve ya başka birisi de çocukla ilgilenmelidir. Bu ilgilenme, kardeşe alışana kadar devam etmeli. Çünkü doğum sonrasında anne daha yorgun olacağı için çocuğa karşı ilgi azalabilir. Bu da çocuğun ‘’ Artık annem beni sevmiyor, kardeşimle daha çok ilgileniyorlar! ‘’ gibi düşüncelere sürüklenmesine neden olacaktır. Bebeğin uyuduğu zamanlarda, özellikle anne çocuğu kucağına almalı ve ona sevgisini göstermelidir.

Çocuğun kendisini ikinci plana atmaması için kesinlikle kıskançlık içeren şakalar ve kıyaslamalar yapmayın.‘’Kardeşin bile beni dinliyor,Görmüyor musun şuan kardeşinin altını değiştiriyorum,Sessiz ol kardeşin uyuyor! ’’ gibi cümlelerden uzak durun.Bu şekilde kıyaslamalar yerine geçmişte çocuğunda kardeşi gibi olduğunu anlatın. Küçük bebeklerin onun gibi kendi işlerini halledemeyeceğini, bakıma muhtaç olduklarını anlatın. Yardım konusunda ondan destek alın. Bebeğin altını temizlerken ondan ıslak mendili vermesi isteyin.Çocuğunuzun bebeklik fotoğraflarını ortaya çıkarın, bu ilginin bebekken ona da aynen verildiğini anlatın. Aile büyüklerine ve yakın dostlara yalnızca bebekle ilgilenmemelerini, büyük çocuğa da alışık olduğu tarzda ilgi ve sevgi göstermelerini söyleyin. "Kardeşin doğunca senin pabucun dama atıldı" gibi şakalar yapmamaları konusunda uyarın.“Sen abla/abisin; o küçük” diyerek anlayışlı olmasını, küçük kardeşiyle her şeyini paylaşmasını beklemeyin. Bu çok yanlış bir tutumdur. Büyük olan da çocuktur. Bu beklenti demokratik değildir. Haksız beklentiler sadece kardeşe ya da aile büyüklerine karşı kırgınlığa yol açar.

Fazla ilgi ile de şımartmayın

Yeni kardeşi olacak diye çocuğa karşı sevgi gösterileri bazen abartılabiliyor. ‘’Sana bir kardeş yaptık fakat kendimizi çok suçlu hissediyoruz, bunun için senin her istediğini yapacağız.’’ Gibi çocukta farklı düşünceler oluşmasına neden olabilir. Bunun için kendinizi suçlu hissetmeyin ve hissettirmeyin.

Bu süreç sizi zorlayabilir fakat bazı çocuklar bu zamanı kısa bazıları ise uzun sürede atlatır. Ama er geç atlatır.. Eğer destek alarak giderseniz ve bunları uygulamaya özen gösterirseniz çocuk birkaç aydan sonra alışacak ve kardeşi olduğu için mutlu olmaya başlayacaktır. Çocuğa ve kendinize biraz zaman tanırsanız bu sür

Psikolog Serpil İLHAN
Çocuk Ve Genç Psikoloğu
cocukpsikiyatri.org - Ankara

Çocuk psikolojisi ve psikiyatrisi ile ilgili herşey....eci sorunsuz bir şekilde atlatabilirsiniz.

Randevu için 0 312 466 38 00 - 0 542 466 38 88