KORKUTULARAK BÜYÜYEN ÇOCUKLAR
Pekçok ebeveynin çocuklarını yetiştirirken ki amacı onların yetişkin yaşamında daha korkusuz ve atılgan olmasına rağmen sıklıkla bu özellikle çocukluk döneminde iyi karşılanmaz. Korkusuz ve atılgan olan çocuklar sıklıkla hayatın tehlikelerini anlatmak maksatlı olarak korkutulur, ayıplanır ve geri çekilmeleri sağlanır. Çocuk ve Genç Psikoloğu Serpil İLHAN ın hazırladığı makalede çocukların korkutulmadan nasıl yetiştirilebileceğini öğrenebilirsiniz.
Bazen çocuğu ikna etmek ebeveyn için çok kolay olmayabiliyor. Böyle bir durumda birçok ebeveyn çocuğunu korkutma yoluyla ikna etmeye çalışıyor. Çocukları korkutarak istenilen her şeyi yaptırmak ne kadar da kolay. Çok kısa sürede istenileni onlara kolaylıkla yaptırabiliriz. Yeri gelir ayağımızda sallarız. Uyumadığı zaman ‘’ Çabuk uyu! Bak hav hav gelir.’’ Cümleleri ile çocuğu uyutmaya çalışırız. Çocuk uyumasa bile gözünü sımsıkı kapar ve belki de ebeveyni kandırmayı ilk kez o an öğrenir.
Arkadaşı ile tartışan çocuğa ‘’Akşam baban gelsin seni söyleyeceğim!’’ , yaramazlık yapan çocuğa ‘’ Uslu durmazsan polis gelir, seni götürür!’’ gibi kaygı, korku, endişe içerikli cümleler kurarız. Ve bunun sonucunda çocuk bir çok şeyden korkmaya başlar. Belli yaşa geldiğinde iğneden korkan bir çocuğa ‘’Büyüdün artık iğneden korkulur mu? ‘’ gibi cümleler kurmak aslında tamamen ebeveyn tutumunun sonuçlarıdır. Bebekken ‘’Susmazsan iğneci gelir.’’ gibi cümlelerden kullanıldıkça çocuk ileriki hayatında hemşireye, doktora, hastaneye karşı kaygı, fobi geliştirebilir.
Özellikle okul öncesi döneminde başlayan bu korkutmalarla dediklerimizi yaptırmak daha kolay oluyor. Çocuklar çeşitli meslek gruplarındaki insanlarla, hayvanlarla hatta babasıyla bile korkutuluyorlar. Artık kendi başına tuvalete dahi gitmek istemiyor. Çocuk bu korkular ile büyüdüğü zaman cesareti kırılıyor, ileride daha pasif, korkak, özgüveni eksik oluyor. Sonrada anne babalar çocuğumuzun neden öz güveni düşük diye düşünmeye başlıyorlar.
Bazı ebeveynler, çocuğunu korkutup utandırarak büyüten, itaat eden, sözünden çıkmayan çocuk ister. Korku ve utandırmanın etkili olabilmesi için ebeveyn çocukla yakınlaşmaz, sevdiğini belli etmez; çocuğun kendilerinden korkmasını ve çekinmesini çocuk yetiştirmenin gerekli bir öğesi olarak görür. Onların gözünde en iyi evlat, hiç sorgulamadan ananın babanın beklediğini ve dediğini aynen yapan, sorgusuz sualsiz itaat eden evlattır. Korkutularak, utandırılarak yetiştirilen çocuğun, korku ve utançtan bunalmış bir iç dünyası vardır bunun doğal sonucu olarak öfke içindedir; kimse görmediği zaman her türlü ‘yanlış’ı yapmaktan zevk alır. Çocuklar 0-6 yaş döneminde genel olarak ses, gürültü, ani hareket eden nesnelerden, 7-12 ay yabancı kişilerden, 1-5 yaş anne babadan ayrılma, karanlık hayvanlar, rüzgar, 3-6 yaş hayaletten, canavardan, 6-12 yaş hırsızdan, cezalandırmadan, yaralanmalardan korkarlar.
Ebeveyn olarak bazen bu korkuları yanlışlıkla disiplin cezasına çevirebiliyoruz. Çocukları korkutmak yerine doğru bir disiplin anlayışı içinde tutarlı davranmak gerekiyor. Korkutmazsam nasıl terbiye edeceğim diyorsanız doğru disiplin yöntemleri ve sevgi ile bunu başarabilirsiniz. Ne çocuğun her yaptığına “evet” denmeli, nede çocuğun her dediğine “hayır” denmelidir. Çocukların gelişim özelliklerine bağlı olarak yaklaşık 12-18 aylıktan itibaren çocuklara sınır koymak, tutarlı davranmak ve “hayır”ı öğretmek gerekiyor.
Fakat sürekli korku ve tehditle büyütülen çocuk, ileride “HAYIR” demeyi bilemez. Çünkü her hayır dediğinde geri püskürtülmüştür. Hayır demesinin hiç önemi olmamıştır. O yüzden hayır demenin yanlış bir şey olduğunu, hayır dediğinde birilerini üzdüğünü ya da hayır dese de bir şeyin değişmediğini öğrenir. Ve genç bir kadın ya da erkek olduğunda, kimseye hayır diyemez.
Sakinleştirin, onlarla konuşun.. Yaşlarına göre yaşamaları doğal karşılanan korkulara karşı sabırlı olun. Onların korkularını anlamaya çalışın. Dinlenildiğini ve anlaşıldığını hisseden çocuk her zaman rahatlayacaktır. Çocuklar zaten yapıları gereği terk edilme, sevilmeme gibi korkula açıktır. Ebeveynlerinin çocuklarını korkutması zaten güvensizlik hissine yatkın bir çocuğun anne ve babasının onu koruyamayacağı kanısını uyandırır. Güven eksikliği oluşur. Güven eksikliği ise çocuğun özgüvenini kaybetmesine, içe kapanık bir birey olmasına sebep olur.
Psikolog Serpil İLHAN
Çocuk ve Genç Psikoloğu
cocukpsikiyatri.org - Ankara
Çocuk psikolojisi ve psikiyatrisi ile ilgili herşey....